ANNECİĞİM / ANNE ŞİİRLERİ
Annem Bakışın güneş gibi ısıtır içimizi
Gülüşün aydınlatır üzgün kalpleri anne..
Elimizden şefkatle tutarsın her an gibi,
Dünyaya geldiğimiz günden beri anne…
En tatlı hatırası en sevimli canın
Yüzünde gölgesi var gül yüzlü bayrağımın
Anavatan diyorlar adına toprağımın
Sen vatandaşısın bastığın yeri anne…
………………..
Seni anmak bir başka tatlı
Seninle olmak bir rüya şâheseri
Ve ötesi, ruhuma sindirdiğin öteler ötesi
Yaslasam dertli başımı dizlerine okşarmısın annem…
Bir yandan da yavrum dermisin bunca zaman sonra?
Gömülecek toprağımın bile kirletildiği dünyadan kaçan bana
Muhabbet kaynağı kalbinide hediye verirmisin anne
Al götür beni anne bu diyarlardan, yüceler yücesi dergaha,
Şefkatinin umanında bir defa daha yıka da gönder beni
Çöz duygularımdaki karmakarışıklığı göz yaşlarınla
Seni sevmeyi unutturdular
Beni senden kopardılar anne…
Seni nasıl sevmem gerektiğini öğrenemedim
Ak saçlı başımı alıp eline
Kara rüyalara dal anneciğim..
O titrek kalbini bahtın yeline
Bir ince tüy gibi sal anneciğim…
Sanma bir gün geçer o karanlıklar
Zulmetin ardında yine zulmet var
Çocuklar hıçkırır anneler ağlar..
Yaşlı gözlerinle kal anneciğim.
Gözlerin aksi bir bebek için
Kanadın yayılmış çırpınmak için
Bu kış yolculuk var göğüksa için
Beni de beraber al anneciğim…
Seni aradım her gecelerde, koşacakken dur dedi gurbet
Günler uğradı akşamları kapıma, dediler sabret
Yıllarca bekledim, boğuldum havuzunda sabrın anne
Şimdi sensiz yapayalnız çöl ortasında bir çiçek gibi
Söylermisin çiçeğini kim sulayacak annem…
Bir gün sılaya geldiğinde, bir şeyler sezersen halimde
Hiç şaşmayasın anacığım..
Başım koyup dizlerine, uzun uzun ağlayacağım
Bütün insanların yerine…
Yığın yığın dert içinde ben, yüzünde kıvrılmaya ahdetmiş yıllar
Oysa uçmalıydım mavi bulutların üstünde duaların âline….
Oysa şimdi uçmak şöyle dursun, düz yolda yolu şaşırdım
Tutamadım sözümü, ne olur affet beni annem…..
(Not: Bu şiiri İm Tv kanalından dinledim çok beğendiğim için buraya ekledim. Yazarını bilen varsa haber versin ekleyelim… Saygılarımla..)
Anneciğim
Ak saçlı başını alıp eline,
Kara hülyalara dal anneciğim!
O titrek kalbini bahtın yeline,
Bir ince tüy gibi sal anneciğim!
Sanma bir gün geçer bu karanlıklar,
Gecenin ardında yine gece var;
Çocuklar hıçkırır, anneler ağlar,
Yaşlı gözlerinle kal anneciğim!
Gözlerinde aksi bir derin hiçin,
Kanadın yayılmış, çırpınmak için;
Bu kış yolculuk var, diyorsa için,
Beni de beraber al anneciğim!…
Necip Fazıl KISAKÜREK devamını oku>
Anamı Düşünüyorum
Senden ayrı senden uzak
Yersiz göksüz gibiyim
Hem analı hem babalı
Hem öksüz gibiyim
Uzanmış aramıza
Uçsuz bucaksız gurbet
Bir ucunda sıla var
Öbür ucunda ekmek
Bütün analar ağıt şimdi
Bütün ağıtlar ana
Ya beni de al gurbet
Ya anamı ver bana
Hem kova hem kuyuyum
Yorgun bir halk suyuyum
Sen bana nenni söyle
Ben dizinde uyuyum
Ali Yüce
Anne !!!
Merhaba anne,
Yine ben geldim.
Merak etme okuldan çıktımda geldim.
Annelerde babalar gibi merak eder mi bilmiyorum ama
Ali “Okula gitmezsem annem çok kızar, merak eder” demişti de
Onun için söylüyorum.
Geçen hafta öğretmen,
Sağ elimde sarımsak, sol elimde soğan dedirte dedirte
Öğretti sağımı solumu.
Ben biliyorum artık anne sağım neresi, solum neresi
Ağrıyan yanımın neresi olduğunu
Şimdi iyi biliyorum anne.
Hani geçen geldiğimde
Şuram acıyor işte şuram demiştim de
Bir türlü söyleyememiştim ya acıyan yanımı anne
Bak şimdi söylüyorum
Şuram işte,
Sol yanım çok acıyor anne.
Hem de her gün acıyor anne her gün.
Dün sabah annesi Ayşe’nin saçlarını örmüştü.
Elinden tutup okula getirdi.
Yakası da danteldi.
Zil çalınca öptü, hadi yavrum sınıfa dedi.
Bende ağladım,
Ağladım hiç de utanmadım.
Öğretmen ne oldu dedi.
Düştüm dizim çok acıyor dedim.
Yalan söyledim anne.
Dizim acımıyordu ama sol yanım çok acıyordu anne.
Bugün bende saçım örülsün istedim.
Babam ördü ama onunki gibi olmadı.
Dantel yaka istedim.
Babam “Ben bilmem ki kızım” dedi.
Bari okula sen götür dedim.
“kızım, iş” dedi.
Bende bana ne dedim, ağladım.
“kızım, ekmek” dedi babam.
Sustum ama okula giderken yine ağladım anne.
Ha bide sol yanım yine çok acıdı anne.
Herkesin çorapları bembeyaz, benimkiler gri gibi.
Zeynep “annem beyazlara renkli çamaşır katmadan yıkıyormuş” dedi.
Babam hepsini birlikte yıkıyor.
Babam çamaşır yıkamasını bilmiyor mu anne?
Uff babam, her gün domates peynir koyuyor beslenmeme.
Üzülmesin diye söylemiyorum ama
Arkadaşlarım her gün kurabiye, börek, pasta getiriyor.
Biliyorum babam pasta yapmasını bilmez anne.
Hava kararıyor, ben gideyim anne.
Babam bilmiyor kaçıp kaçıp sana geldiğimi.
Duyarsa kızmaz ama çok üzülür biliyorum.
Kim bozuyor toprağını,
Çiçeklerini kim koparıyor.
İzin verme anne ne olur toprağına el sürdürme.
Eve gidince aklıma geliyor bide bunun için ağlıyorum anne.
Bak kavanoz yanımda, toprağından bir avuç daha alayım.
Biliyor musun anne her gelişimde aldığım topraklarını
Şu kavanozda biriktirdim.
Üzerine de resmini yapıştırıp başucuma koydum.
Her sabah onu öpüyor kokluyorum.
Kimseye söyleme ama anne
Bazen de konuşuyorum onunla.
Ne yapayım seni çok özlüyorum anne.
Ha unutmadan,
Öğretmen yarın anneyi anlatan bir yazı yazacaksınız dedi.
Ben babama yazdıracağım.
Öğretmen anlarsa çok kızar ama bana ne kızarsa kızsın.
Ben seni hiç görmedim ki neyi, nasıl anlatacağım anne.
Senin adın geçince sol yanım acıyor anne.
Hiç bir şey yutamıyorum.
Bazen de dayanamayıp ağlıyorum.
Kağıda da böyle yazamam ya anne.
Ben gidiyorum anne,
Toprağını öpeyim, sende rüyama gel beni öp.
Mutlaka gel anne,
Sen rüyama gelmeyince sol yanımın acısıyla uyanıyorum anne. >>
Sol yanım acıyor anne.
İşte tam şurası,
Sol yanım çok acıyor anne.
Seni çok özledim,
Anne çook…
Bedirhan Gökçe
——————————————————————————————
Değerli ziyaretçilerimiz,
Medyum, hoca, Büyü, Cinli hasta tedavisi, Nazar, Korku, Aile geçimsizlikleri, İçe kapanıklılık, uykuda rahatsız ve tedirgin olma, Derslerinde ve sınavlarında başarısız olan öğrenciler, işine, okuluna, bulunduğu yere ısınamayan ve ayak uyduramayanlar ve daha buna benzer bir çok sıkıntılarınızda bizleri arayıp danışabilirsiniz.. Sizlere her an bilgi kültür ve tecrübelerimiz dahilinde seve seve yardımcı olacağız..